Eğer bir fikir, bir düşünce veya bir kavram Bilinçaltı zihne girerse, o uygulanmak zorundadır. Çünkü bu olduğunda siz içerideki ilgili programı değiştiriyorsunuz ve Bilinçaltı zihniniz bu yeni programa tepki vermek zorunda. Ama bu, o kadar kolay değildir.
Bilinçli ve Bilinçaltı zihnin arasında yer alan Kritik Faktör denilen bir kısım bulunur. Sadece tek bir görevi vardır: Dış kaynaklardan, olumlu değişimler için gelen telkinleri durdurmak. Nasıl? Bir karar alırsınız, örneğin sigarayı bırakma kararı olsun. Bilinç düzeyinizde, hiçbir gücün sisin sigarayı bırakmanızı engelleyemeyeceğini düşünüyorsunuz. Ve yine bilinç düzeyiniz “bu muhteşem, sana %100 destek veririm, daha sağlıklı birey olacaksın. Kalp ve kan hastalıklarından hiçbirine yakalanmayacaksın” diyerek sizi destekler. Ama bu değişimin etkili bir şekilde gerçekleşmesi için bilgisayarınızın derinliklerine inmeniz gerekmektedir. Bu durumda “tamam, derinliklerdeki programı da değiştirmek isterim” diyebilirsiniz. Ama burada bir problem çıkıyor.
Aldığınız karar bu kritik faktöre gelir ve o da “bu kişi sigarayı bırakmak istiyor, onu içeri alabilir miyim?” diye bilinçaltı zihne sorar. Hatırlayın, eğer bu fikir Bilinçaltı zihne girerse uygulanmak zorundadır. Bilinçaltı zihin “dur bir dakika, bu kişi 20 senedir sigara içiyor, sigarayı güvenlik duygusu için içiyor ve benim yeniden programlanmam için yılların geçmesi gerekiyor, bunu istemiyorum, geri çevir” der ve kritik faktör de bu düşüncenin Bilinçaltı zihne girmesini engeller.
Peki, bu telkinleri Bilinçaltı zihne nasıl taşıyacağız? Hipnoz yardımıyla kritik faktörü etkisiz hale getirerek.
ความคิดเห็น